Seyfettin Ayakyay

Sevgili okuyucularım;

Türkiye artık ABD- İngiltere ve AB’nin gözlerini üzerinden çekemiyor. Başta, Ukrayna'daki savaşın sona ermesi ve Türkiye'nin Suriye'ye müdahale ihtimalinin getirdiği diploması trafiği ve Arap dünyası dahil olmak üzere, Ukrayna'nın Karadeniz'den tahıl sevkiyatlarını gerçekleştire bilmesi için BM kontrollü bir diplomatik başarısını süzerek takip ediyorlar.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdogan ile 5 Ağustos'ta Soçi'de Karadeniz'de görüşmelere başlaması ve iki lider arasında bir aydan kısa bir süre içinde ikinci görüşmenin yapılması, yapılan toplantının başında konuşan Putin, ticari ve ekonomik bağları güçlendirmek için bir anlaşma imzalamayı beklediğini söylemesi Türkiye için artı değer oluşturmuştur.  

 Rusya’nın 24 Şubat'ta başlattığı savaşın sona erdirilmesinde rol oynamak, hem Ukrayna hem de Rusya ile olan sıcak ilişkisini kullanmaya çalışması Türkiye’nin Rusya ve BM devletleri üzerinde farklı bir barışçıl diyalog yapılanması ortaya koymuştur. Ukrayna’dan yapılan tahıl sevkiyatlarının merkezinin İstanbul’da kurulması gerek Rusya gerekse BM bünyesindeki devletlerin takdirini topladığı görülmektedir.

Artık ortak rol Azerbaycan’a yükleniyor;  4-7 Ekim tarihleri arasında, Rusya Tahıl Birliği, "Küresel Tahıl Görünümü" başlıklı 12. Uluslar arası Tahıl Ticaret Konferansı'nı Azerbaycan’ın Baş Kenti Bakü’de düzenleneceğini açıklıyor.  Açıklama Raporunda, Azerbaycan'ın konferans yeri olarak seçilmesinin eşsiz coğrafi konumu ile ilgili olduğu belirtiliyor.

 "Azerbaycan'ın eşsiz coğrafi konumu, Karadeniz, Asya ve Orta Doğu'nun tahıl pazarları arasında bir bağlantı olarak görülmesi,  Azerbaycan’ın . Rusya Tahıl Birliği, tarafından, Azerbaycan İslam dünyası ile Karadeniz bölgesi ülkeleri arasındaki güvenirlik ilkesi kapsamında, "Tahıl Kapısı" olarak seçmesine neden olmuştur.

Tahıl Birliği, konferans çerçevesinin tahıl üretimi ve ticaretinin finanse edilmesi, tahıl üretiminin geliştirilmesindeki orta ve uzun vadeli eğilimler, tahıl üretimi ve tahıl piyasası altyapısına bir dizi ilgili devletin kolektif yatırımı da dahil edilerek, yatırım teşvikleri ve tahıl üretimini geliştirme mekanizmaları hakkında kapsamlı tartışmalar içerdiğini taşıyacağı açıklanmaktadır.  Konferans katılımcıları için ayrıca, üreticilerin ve tüketicilerin çıkar dengesine dayanarak tahılın "adil" fiyatını belirleme yaklaşımlarını ve farklı ülkelerdeki tüm nüfus grupları için tahıl geri dönüşüm ürünlerinin mevcudiyetini sağlamaya yönelik önlemlerin tartışacağı belirtilmektedir. Ana ve güncel konu aynı zamanda tahıl lojistiğinin yeni kalitesine, tahıl tedariki için İpek Yolu'nun kullanımı da dahil olmak üzere yeni ulaşım kapılarının oluşturulmasına ve Basra Körfezi'ne erişimi olan bir Kuzey-Güney tahıl lobisinin oluşturulması hedeflenmiş olacaktır. Katılımcı Devletler, Tahıl Ticaret Konferansı boyunca, Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, İsviçre, Almanya, Fransa, Türkiye, Mısır, Suriye, Suudi Arabistan, Amerika Birleşik Devletleri, Ürdün, Lübnan, Tunus, Cezayir ve diğer ülkeler de dahil olmak üzere dünya çapında 30'dan fazla ülkeden yaklaşık 3.000 temsilcinin katılımının beklendiğini açıklıyorlar. Taşıma koridoruna Azerbaycan’ın topaklarındaki Zengezur dehlizi karayolu ve Bakü- Tiflis- Kars Demiryolunun yeni boyut kazandıracağı görülmektedir.

Türkiye aracılığı ile, Ukrayna tahılının dünya pazarına ihracatı dünya pazarında pazarda istikrar sağladığı görülmektedir. Ancak Ukrayna’nın tahıl ihracatı sorunu kökünden çözmüş olmadı.. Bu durumda Türkiye'nin oynamış olduğu rol, Azerbaycan'da tahıl satışı üzerine bir konferans düzenlemeyi kolaylaştırmış oldu. Azerbaycan'ın dış politikada Türkiye ile uyumlu ortak bir adım attığı ve Azerbaycan'ın Türkiye olarak Rusya'ya karşı yaptırımlara resmen katılmadığı göz önüne bulundurulduğundan, konferansın Azerbaycan'da yapılması kaçınılmaz oldu.

 Azerbaycan artık eski ipek yolu konumunda yeni bir lojistik merkez oluyor.  Yeni demiryollarının ve yeni bir Kuzey – Güney  koridorunun açılmasıyla. Doğu-Batı Koordinatörlük görevi Azerbaycan'a odaklanmış olacaktır.

Haydar Aliyev’in “Bir millet, iki devlet” söylemi Türkiye ve Azerbaycan’ın işbirliği başarısı ile Dünya devletlerinde yeni yapılanmalarla, devletlerin önemi yer değiştirmektedir.

Sağlıklı yaşayın sağlıcakla kalın.